Türkiye Kaba Partikül Madde (PM10) Raporu

Anlık Kaba Partikül Madde Konsantrasyonları ve Sağlık Etkileri

Giriş: Kaba Partikül Madde Nedir?

PM10, aerodinamik çapı 10 mikrometreden (μm) küçük olan, havada asılı kalabilen katı ve sıvı parçacıkların bir karışımını ifade eder. Bu tanım, daha tehlikeli olan PM2.5 parçacıklarını da içerir, ancak onlardan daha büyük olan 2.5 ile 10 μm arasındaki "kaba" parçacıkları da kapsar. Bu parçacıklar genellikle toz, polen, küf sporu, endüstriyel duman ve yanan maddelerden kaynaklanan kurum gibi bileşenlerden oluşur. PM2.5 kadar akciğerlerin derinliklerine inemeseler de, üst solunum yollarında ve bronşlarda birikerek önemli sağlık sorunlarına yol açabilirler.


Türkiye'deki Ana Kaynakları

Türkiye'de PM10 kirliliğinin kaynakları genellikle mekanik süreçler ve doğal olaylardır: 1. İnşaat ve Yıkım Faaliyetleri: Özellikle büyük şehirlerdeki kentsel dönüşüm ve altyapı projeleri, önemli bir PM10 kaynağıdır. Hafriyat, yıkım ve malzeme taşınması sırasında büyük miktarda toz havaya karışır. 2. Yol Tozu: Araçların yollardaki tozu havalandırması, özellikle kuru ve rüzgarlı havalarda PM10 seviyelerini artırır. 3. Madencilik ve Endüstri: Açık ocak madenciliği, çimento fabrikaları, taş ocakları ve asfalt plentleri gibi tesisler, operasyonları sırasında yoğun PM10 emisyonuna neden olur. 4. Doğal Kaynaklar (Çöl Tozu): Türkiye, özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında Kuzey Afrika ve Orta Doğu'dan gelen çöl tozu taşınımından sıkça etkilenir. Bu olaylar sırasında, özellikle ülkenin güney ve iç bölgelerinde PM10 konsantrasyonları tehlikeli seviyelere ulaşabilir. 5. Tarımsal Faaliyetler: Tarlaların sürülmesi ve hasat gibi işlemler de PM10 kirliliğine katkıda bulunur.

Türkiye'de Güncel Durum Analizi

Türkiye'deki anlık Kaba Partikül Madde verileri, kirliliğin özellikle sanayi bölgeleri, madencilik faaliyetlerinin yoğun olduğu yerler ve çöl tozu taşınımından etkilenen şehirlerde yüksek olduğunu göstermektedir. Iğdır şehrinde anlık değerin 89 AQI gibi yüksek bir seviyede olması, bu tür yerel veya bölgesel kaynakların etkisini ortaya koymaktadır. Türkiye ortalaması, özellikle çöl tozu taşınımı olayları sırasında veya büyük inşaat projelerinin olduğu şehirlerde önemli ölçüde artabilmektedir.

Sağlık Üzerindeki Etkileri

PM10'a maruz kalmak, öncelikli olarak solunum sistemini etkiler. Bu parçacıklar burun, boğaz ve bronşlarda tahrişe neden olabilir. Kısa süreli maruziyet, öksürük, hırıltılı solunum ve nefes darlığı gibi semptomlara yol açabilir. Özellikle astım, KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) ve diğer kronik solunum yolu hastalıkları olan kişilerde mevcut durumu alevlendirebilir. Çocuklar ve yaşlılar da PM10'un etkilerine karşı daha hassastır. Uzun süreli maruziyetin ise solunum fonksiyonlarında azalmaya ve kronik bronşit riskinde artışa neden olduğu bilinmektedir.

Sonuç ve Öneriler

PM10 kirliliğinin kontrolü, kaynak bazlı önlemler gerektirir. İnşaat ve yıkım alanlarında toz bastırma yöntemlerinin (örneğin, düzenli sulama) zorunlu hale getirilmesi, endüstriyel tesislerde ve madenlerde toz kontrol sistemlerinin etkin bir şekilde kullanılması, yolların düzenli olarak temizlenmesi ve şehirlerde yeşil alanların artırılması PM10 seviyelerini düşürmede etkili stratejilerdir. Çöl tozu taşınımı gibi doğal olaylar sırasında ise, risk gruplarının dışarı çıkmaması ve pencerelerin kapalı tutulması yönünde halkın bilgilendirilmesi önemlidir.


Kaynakça